ATSO KOBİ Akademisi tarafından 2019 yılının son eğitimi düzenlendi. Afyon Kocatepe Üniversitesi Araştırma Görevlisi Dr. İlkin Yaran Ögel’in markalaşma kavramını anlattığı eğitimin açılış konuşmasını ATSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Şükrü Köse yaptı.
ATSO KOBİ Akademisi’nin 2019 yılı etkinlik takvimindeki son eğitimi, ATSO hizmet binasında gerçekleştirildi. Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İngilizce İşletme Programı Araştırma Görevlisi Dr. Öğretim Üyesi İlkin Yaran Ögel’in verdiği eğitimin açılış konuşmasını Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Şükrü Köse gerçekleştirdi.
MARKA KAVRAMI ÇEŞİTLENDİ
Marka kavramı üzerinde duran Köse, “Marka kavramı 19’uncu yüzyılda sığırların sahiplerini göstermek üzere sığırlara basılan damgaydı. Günümüzde ise hayatımızın her alanına giren bir kavrama dönüştü. Önceleri sadece ticari ürünlerde kullanılan marka kavramına Marka Şehir, Marka İnsan, Marka Toplum gibi çeşitler eklendi. Günümüzde her değeri bir markaya dönüştürmek mümkün” dedi.
MARKANIZLA ÖNE ÇIKARSINIZ
Markalaşamama olgusunun, iş dünyasının önemli sorunları arasında yer aldığına dikkat çeken Köse, “Günümüzde üretmek tek başına yeterli bir ekonomik faaliyet değil. Tüm dünya üretime odaklanmış durumda, artık herkes her şeyi üretebiliyor. Aşırı üretim nedeniyle ciddi rekabet koşulları yaşanıyor. Afyonlu mermer üreticisi İtalya’daki Çin’deki rakipleriyle mücadele ediyor. Kalite ve fiyat, rekabeti belirleyen en önemli iki başlık oldu. Ama tüm üreticiler bu konuların farkında. Fiyatlarınız aynı, kaliteniz aynı; öyleyse sizi öne geçirecek olan etken ne? İşte burada marka olmak önem kazanıyor. Kalite, fiyat, teslim ve ödeme koşullarında eşitlik, hatta yakınlık varsa tanınmış bir markaysanız siz öne geçiyorsunuz. Geçmişi eski olan bir markanız varsa tercih nedeni oluyor” ifadelerini kullandı.
COĞRAFİ İŞARETLER VURGUSU
Köse, konuşmasına şöyle devam etti:
“Marka olmak uzun süreçli bir yatırımdır. Uzun zamandır faaliyette olan pek çok firmamız var. Bu şirketlerimiz maalesef marka yaratma konusunda beceriksiz olmuşlar. Yaptıkları işleri elli yıl, yüz yıl önce markalaştırmış olsalardı bugün ülkemiz farklı yerlerde olabilirdi. Markanız yoksa şimdi alacağınız marka size yirmi, yirmi beş yıl sonra farklılık katmaya başlayacaktır. Sonuç olarak; rekabet gücü elde etmek için marka olmalısınız. Kâr etmek için tanınmış bir marka olmalısınız. Şirketinizin gelecek nesillerce devam ettirilmesi için marka olmalısınız. Bu günlerde marka kavramının yanına Coğrafi İşaret diye bir kavram eklendi. Coğrafi İşaretleri de marka gibi kullanmak akıllıca bir imkândır.”
NELER MARKALANABİLİR?
Dr. İlkin Yaran Ögel de marka kavramı ve markalaşma süreçleri hakkında bilgi verdi. Ögel, “Fiziksel ürünler, hizmetler, kişiler, perakendeciler/dağıtımcılar, internet üzerinden verilen hizmetler, fikirler ve önemli olaylar, spor/sanat/eğlence faaliyetleri, yer/mekân ve coğrafi alanlar, şirketler, organizasyon ve dernekler markalanabilir” dedi.
MARKA, ÜRÜNE DEĞER KATAR
Ögel, eğitimde şu vurguları yaptı:
“Markalaşmanın işletmeler açısından pek çok getirisi vardır. Marka, ürüne değer katar; rekabet avantajı sağlar; yüksek kâr marjı sağlar; tanınmayı kolaylaştırır; yüksek pazar payı sağlar; sadık müşterilere sahip olmanızı sağlar; tüketicilerin zihninde ismiyle, şekliyle ve karakteristik yapısıyla ürünün yer etmesine imkân tanır. Ayrıca işletmeye olumlu bir imaj kazandırır.”
Yaklaşık 2 saat süren eğitimin ardından, eğitimi takip edenlere Katılım Belgesi verildi.